Dertleşelim mi ?
Bir yerlerde farklı hayatlar yaşanırken,
Kendi hayatını herkesin hayatından üstün tutanlara olan gıcıklığımı belli etmeye başlayalı çok olmadı !
Sabrımın da bir sınırı vardı …
Sonuna kadar direndim, sabrımın son demine kadar direne direne sinirlerim harab oldu !
Efendilğimizi korkaklıkla karıştıranların şımarıklığıyla mücadelede çok da sert bir duruşum olmayacak !
En naif duruşum bile onların durmasına vesile oldu ve olmaya da devam edecek !
Kendilerini erişilmez, vazgeçilmez ve yeri doldurulamaz gören kibir abidelerinden çok çektik ve artık da çekmek istemiyoruz ..
Kibirli insanları sevmiyorum !
Dost, dost diye diye kimlere sarıldığımızı hatırlasanıza,
Bir çoğumuzun dost diye sarıldığını zannettiği anlarda, aslında sırtında hançerin ince sızısıyla,
Kanın nasıl aktığını hissettiğin anlar,
Yara soğuyunca başlıyor acılar değil mi?
Her hatırladığında,
Her gördüğünde,
Ve her sinsi gülüşle karşılaştığında…
Hep en yakınlarından sınanır insan,
Uzaktan değil,
En yakınından,
Boğazındaki lokmayı paylaştığından gelir,
En acı hikayeler !
Hiç doymazlar,
Vermez, hep alırlar,
Alırken cömert, verirken pinti !
Doyuramazsın !
Gözleri açtır…
Ve bugün böyle bir dertleşelim istedim…
Samimi dostlarınıza sarılın, çıkarsız, menfaatsiz …
Bugünün tekrarı yok !
Vefa çok önemli …
Anlayana !
Diğer tüm yazıları için buraya tıklayın!