Dolmuşa mı Geliyoruz?

 

Arsuz’da hepimizi derinde üzen bir olay oldu. Dolmuş şoförünün bir bisikletçiyi bıçaklayarak ağır yaraladığı bilgisi ulaştı önce.

Ya daha öncesinde ne olmuştu?

Bilen yok!

Mobese görüntüsü, tanık var mı?

Ben de bilmiyorum!

Olayın hemen ardından edindiğimiz bilgiler doğrultusunda hazırladık haberimizi ve yayınladık. Hiçbirimiz olay yerinde değildik!

Biz olay yerinde değildik ama, yazılanların aksini iddia edenler de olay yerinde değildi!

Onun için bu olaya iki taraflı bakmak üzere bu yazıyı yazıyorum.

İşin içinde dolmuş şoförü olunca önyargı hemen devreye girmişti! Zaten hepimiz kafamızda dolmuş şoförü imajını yerleştirmiştik!

Peki durum gerçekten öyle miydi?

48 Kg bir şoför, kendisinden çok daha güçlü bir bisikletçiyi nasıl darp edebilmiş ve üstüne 6 kez çeşitli yerlerinden bıçaklamıştı!!!

Peki ya kırıklar ve derin yaralar nasıl olmuştu dolmuş şoförünün kafasında?

Bir de öncesi var dedim ya!

Haberi yayınladıktan sonra bir çok telefon aldım. Önce dolmuş şoförünün bisikletçiler tarafından dövüldüğü ve taşla kafasına vurulduğu ve ardından dolmuş şoförünün nefsi müdafa için bıçak çıkardığını ve gelişi güzel savururken bisikletçiyi ağır yaraladığı iddia edildi.

Olay, anlatıldığı gibi yeni Kale Çevlik yolunda değil, Konacık yolu Höyük kavşağı öncesi ve hatta mobeseye yakın bir yerde gerçekleşmiş.

Sonuç çok ağır ve telafisi, savunması mümkün olmayan bir şekilde gerçekleşti bisikletçi ağır yaralı ve hastanede durumu çok ağır bir şekilde tedavi görüyor.

Şimdi soru şu: Eğer dolmuşçu bisikletliyi öldürme kastıyla 6 kez çeşitli yerlerinden bıçaklayarak ağır yaraladıysa, dolmuş şoförünün içler acısı durumunu, kafasındaki kırık ve derin yaraların açıklaması olabilir miydi?

Benim de kafam karıştı!

28 yaşında 48 KG ağırlığında ve hatta çelimsiz bir yapıda bir kişi, kendisinden çok daha güçlü ve sporcu olan bir kişiyi bu kadar rahat bir şekilde saldırarak bıçaklayabilir miydi?

Şoförün kafasına aldığı taş darbelerinin bir açıklaması yok muydu?

Her iki tarafa da acil şifalar dilerken, bu tür olayların bir daha yaşanmaması dileklerimle..