Skip Navigation Links
Enerjisa-Toroslar

'Hayır' AKP İçin Niye Bir Karabasan?

  İlk bakışta 12 Eylül’de yapılacak bir halkoylamasının sonuçlarının ne iktidarı düşüreceğini, ne de muhal

Gazete Köşesi   A+a-

 

İlk bakışta 12 Eylül’de yapılacak bir halkoylamasının sonuçlarının ne iktidarı düşüreceğini, ne de muhalefeti iktidara taşıyacağını düşünerek partilerin bu “evet-hayır”a niye bu kadar abandıklarını düşünebilirsiniz…
Hakikaten bir iktidar değişikliğine yol açamayacak bu halkoylamasının bu denli önem kazanmış olması, özellikle AKP’nin canhıraş bir şekilde tüm devlet olanaklarını, şantajı, tehditi, rüşveti kullanması insanı şaşırtıyor diye düşünebilirsiniz.
Oysa konunun açıklaması çok basit, AKP “evet”i sağlayamazsa iki nedenden dolayı çok zor durumda kalır, hatta yok oluşunun başlangıcı olur bu “toplama” parti.
Birinci Başbakan RTE ve şürekâsı hakkında açılmış ve açılacağı kesin, abartmadan söylüyorum, binlerce dava olacak ki bu işin sonunun nerede biteceği kimsenin meçhulü değildir. Ciddi bir yargılama saymamıza imkân olmayan binlerce soygun, talan, vurgun gibi suçlardan yüzlerce yıllık mahkûmiyetlere yol açacaktır.
Bu nedenle bu halkoylamasıyla gerektiğinde bu yargılamayı yapacak olan Yüce Divan’ı oluşturan Anayasa Mahkemesinin üye yapısının değiştirilmesi ve seçilecek yandaş hakimlerle doldurulması gerekmektedir ki kaçınılmaz kahredici akıbetten kurtulunabilinmelidir.
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu da partizan Cumhurbaşkanı ve Başbakan tarafından seçilecek yargı mensupları ile oluşturulmalıdır ki istenilen mahkemelere “uygun” hakim ve savcılar gönderilerek yandaşların da cezalandırılmaları engellenebilmeli, muhalif sesler Ergenekon davasında olduğu gibi uydurma davalarla susturulabilinmelidir.
Ama bence AKP bu halkoylamasından çıkacak bir “hayır”ın öncelikle bürokrasideki totaliter hakimiyetini berhava edeceğini, Türkiye üzerinde kurduğu faşizan sistemin artık ciddiye alınmayacağını, bu iki alanda oluşacak zafiyetin –bürokrasi ve medya- iş dünyasına da sirayet edeceğini içi titreyerek, paranoyalara girerek görmektedir.
İlk seçimde iktidarı kaybedeceği kesin olan AKP bu kaçınılmaz sondan kurtulabilmek için baskı ve rejimine şiddetle ihtiyaç duymaktadır. Bu nedenle bürokrasi ve medyaya, daha sonra da denetlenen bir iş dünyası olmazsa olmazlardır. Ancak çıkacak bir “hayır” tüm bu kesimlerde çözülmelere yol açacak, bürokrasi emirleri savsaklayacak, yolsuzluk dosyaları pıtrak gibi piyasaya savrulacak, işler tavsatılacak, bazı bürokratlar AKP’ye yaptıkları yalakalıkları unutturmak için CHP ve MHP’nin kapılarını aşındırıp, “ah, bizler neler çektik” mavrasına başlayacak, kısacası AKP hegemonyası seçimlerden çok önce son bulacaktır.
İktidardan “it” gibi korkan “aslan laik” medya da birden Atatürkçü ve laik yönünü keşfedecek (!), “Affedin bizi, mecburduk abi” moduna girerek müstakbel iktidar partilerinin gözüne girmeye çalışacak, el pençe divan durdukları AKP için neler neler yazacaklardır bu haysiyetsizler.
Türkiye Cumhuriyeti tarihinin görmüş olduğu ve inşallah bir daha görmeyeceği en gayrı milli, en dışa bağımlı, en AB-D’ci; vurgun, soygun ve talan uzmanı AKP iktidarı bu nedenlerle “evet” için “ölmekte”dir. Yine bu nedenle PKK ile anlaşılmış, ABD’ye heyetler gönderilerek “bizden daha sadığını bulamazsınız” mesajları salya-sümük ulaştırılmış, ABD ile kokusu sonra ortaya çıkacak gizli anlaşmalar yapılmıştır.
Özetle söylemek gerekirse bu “tutma” iktidardan kurtulmanın ilk adımı olan halkoylamasında “HAYIR” oyu vermek, vergi vermek gibi, askerlik yapmak gibi bir VATAN, NAMUS, ŞEREF sorunudur!

 

 


 

Diğer tüm yazıları için buraya tıklayın!
Adınız
:
Mail
:
Mesajınız
:
Bu içeriğe ilk siz yorum yapın!
yazar'ın diğer yazıları
makale kategorileri
öne çıkanlar