Yatırımcının derdi kimi gerdi?
“Çalışmadan, yorulmadan, üretmeden, rahat yaşamak isteyen toplumlar, önce haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini ve daha sonra da istiklal ve istikballerini kaybederler" sözünü söyleyen Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, sanki günümüzde bunların yaşanacağını çok iyi biliyordu.

Bu sözü çok seviyorum ve uzun yıllar sohbetlerde sıkça dile getirdim. Bu sözü bana hatırlatan CHP Hatay Milletvekili Aday Adayı Tufan Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Osman Tufan, bölgedeki ekonomik gelişmelerden bahsederken, bir sanayici olarak karşılaştıkları zorluklardan dem vuruyordu.

Nice sermaye sahipleri paradan para kazanmayı çok seviyor, siyaset ve ülke meselelerinden konuşmaya gelince de mangalda kül bırakmıyorlarsa, burada bir sorun var demektir.

Vatanını en çok seven, görevini en iyi yapandır..

Sayın Osman Tufan’ın en gergin günlerinden biriydi, bir şeylere çok sinirlenmiş ama pek de belli etmemeğe çalışıyordu. Sohbet koyulaştıkça, “Çalışmadan, yorulmadan, üretmeden, rahat yaşamak isteyen toplumlar, önce haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini ve daha sonrada istiklal ve istikballerini kaybederler" sözünü söyleyiverdi..
Bir süredir Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün bu çok sevdiğim sözünü yazmak ve kamuoyuna mesaj vermek istiyordum..

Tam sırası şimdi..

Milyon dolarları olan bir kişinin yatırım yapması bence çok anlamsız!!!
Sülalesinin torun torbasına yüzyıllar boyu yetecek kadar serveti olan adamın yatırım yapmak gibi bir sıkıntıya girmesi, istihdam yaratması, ülke ekonomisine katmadeğer üretmesi, bürokrasiyle, siyasilerle, haraç çeteleriyle uğraşması çok anlamsız..

Hani dedik ya; “Vatanını en çok seven görevini en iyi yapandır” diye, yatırımcının, sanayicinin derdine derman olmazsan eğer, yolunu açmaz önünü kesersen eğer, ülkenin derdine derman olman da mümkün değildir..

Ülkenin gerçek sorunlarından kurtulması, hastalıklarının iyileşmesi için en uygun reçete, yatırımcının önünü açmak ve ülke ekonomisinin canlanmasına, işsizliğin azalmasına katkıda bulunacak bürokrasiyi yumuşatmak, sorunları bertaraf etmekten geçmektedir.

Bu reçeteyi uygulayan her ülke mutlaka refaha ulaşacaktır..

Sayın Osman Tufan’ın, siyasetin çetrefilli, zorluklarla dolu, çirkinliklerle dolu dünyasında mücadele verirken, aynı zamanda Tufan Şirketler Grubu bünyesinde çalışan yüzlerce çalışanın geleceğini de düşünmesi çok önemlidir.

Yeni yatırımlar planlarken Osman Tufan ve benzeri tüm yatırımcılar, vatan borcunu ödemek gibi bir diyeti yerine getirirler..

Milyon dolarları olan bir adamın böylesi önemli sorumlulukları yerine getirirken bir de siyaset arenasında sorumluluk duygusuyla hareket etmesi kadar doğal bir durum olamaz..

Bu bölgenin Tosyalısı, Atakaş’ı, Baştuğ’u, Yolbulan’ı, Yazıcı’sı, Ekinciler’i, Noksel’i, Koç’u, Şampiyon Filtre’si, Asaş Filtre’si ve daha onlarcası, neden yatırımlarını daha da büyütmek derdindeler?

Yatırım yapacak alan bulunamazken, bürokrasi bu kadar sıkıntı iken, servetleriyle paradan para kazanarak, oldukça rahat bir şekilde torun torba dahil tüm sülalelerine çoook uzun yıllar yetebilecekken, neden yeni yatırımlar derdine düşsünler?

İşte Sayın Osman Tufan’la yaptığımız sohbetin özeti ve neden siyasete girdiğinin açıklaması..

Çünkü dedi ki Osman Tufan: Bu ülkede en az namussuzlar kadar cesur, namuslu insanlar olduğunu göstermek istiyorum..
Ve de tabiî ki sohbetin geri kalan kısmında da, neden çok gergin bir gün geçtiğinin de anlamış oldum.. Ben bu kadarını anlattım, gerisini siz anlayın!!!

Diğer tüm yazıları için buraya tıklayın!