Skip Navigation Links

Zeytinyağının Fiyatı Girdi Maliyetlerinin Çok Altında

Erzin Zeytin Üreticiler Birlik Başkanı Av. Mehmet Akif Özer zeytinyağı fiyatlarının girdi maliyetlerinin çok altında olduğunu ama ülkemizde kişi başı

Ekonomi   A+a-

 
Zeytinyağının Fiyatı Girdi Maliyetlerinin Çok Altında
 
 
Erzin Zeytin Üreticiler Birlik Başkanı Av. Mehmet Akif Özer zeytinyağı fiyatlarının girdi maliyetlerinin çok altında olduğunu ama ülkemizde kişi başı zeytinyağı tüketiminin 2 litre seviyesinde olduğunu belirtti.
Sızma ve riviera zeytinyağı arasındaki farkın ne olduğunu tam olarak anlaşılmadığına vurgu yapan Erzin Zeytin Üreticiler Birlik Başkanı Av. Mehmet Akif Özer; “Ayrıca tüketici zeytinyağı tüketimini kendisinin veya çevresinin önceki tecrübelerini dikkate alarak kısıtlamaktadır. Bu tecrübelerini ise genelde zeytin üreticisi köylerden satın aldıkları, hijyenik olmayan koşullarda depolanmış, asitlik derecesi yüksek, acılaşmış zeytinyağlarından elde ederler.” dedi.
Özellikle ayçiçeği yağındaki yoğun reklam kampanyaları ve düşük fiyat, zeytinyağı tüketiminin, bilinçli tüketicilerin dışına çıkamamasına neden olmuştur diyen Erzin Zeytin Üreticiler Birlik Başkanı Av. Mehmet Akif Özer; “Oysa zeytinyağının sağlık yönünden değerinin kamuoyuna anlatılması ve tüketimin teşvik edilmesi gerekmektedir.” uyarısında bulundu.
 
ZEYTİNYAĞININ DIŞ PAZARI ARTIK TAMAMEN ÜTOPYA OLDU
Zeytinyağının dış pazarı artık neredeyse tamamen ütopya olduğunu da belirten Akif Özer; “Hali hazırda dünyada en büyük zeytinyağı ithalatçıları Avrupa Birliği (% 34) ve A.B.D. (% 32)’dir. Oysa bu pazarlar en büyük üretici ülkelerden İtalya, İspanya ve Yunanistan’ın elindedir. Özellikle İtalya şişelenmiş ürün bazında marka olarak dünya piyasasında yerini çoktan almıştır. Ülkemiz ancak 1967 yılında ilk ihracatını yaparak, üretici olduğu halde ihracat yapan ülkeler arasına girmiştir. Ancak ihracatçı olarak fazla bir önemi yoktur çünkü mevcut ihracatın çok büyük bir kısmı çoğunlukla ihracatçı diğer ülkelere ve ambalajsız olarak yapılmaktadır. Bu alışveriş, üretici ülkenin zeytinyağı arzının talebi karşılamaması sonucu pazarı kaybetmemek amacını taşımaktadır. Mevcut kalitemizle, dış pazarlara ambalajlı ve markalı olarak çıkmamız, bazı istisnalar hariç, şu an için mümkün görülmemektedir.” dedi.
Tarım ülkesi olarak bilinen Türkiye’nin yağlı tohumda bu denli dışa bağlı olmasının kabul edilebilir bir tarafı olmadığını da belirterek; “Daha da üzücü olanı, dünyada sağlıklı yaşamın en temel ürünlerinden biri olarak bilinen zeytin-yağı tüketimindeki yetersizlik. Türkiye’de üretilen zeytinyağı yeterince tüketilmiyor. Çünkü bundan yıllarca önce stratejik ortağımız (!) ABD Türkiye’de üretilen ham zeytinyağlarını yüksek fiyatla satın alarak o yıllarda ülkede tüketilebilecek tüm yağları pazardan çekmiştir. Pazarda tüketilecek yağ bulamayan vatandaş Amerika’dan ithalatı yapılan katı ve donmuş yani pamuk yağı (margarin) ve mısırözü yağlarını piyasaya daha ucuz fiyatla sürerek Türk halkını sağlıksız yağ tüketimine teşvik etmiştir. Ülkemizde daha yeni yeni zeytinyağının sağlık için zorunluluğu ve yıllardır kullandığımız katı yağların ise ne kadar sağlıksız olduğunu farkına varılmaktadır. Stratejik ortağımız ABD’nin de Türk halkının sağlığını ne kadar düşündüğünü ortaya net olarak koymaktadır.
Zeytinyağı üreten ülkeler arasında tüketimi en az olan ülke Türkiye. Yılda kişi başına yaklaşık 2 litre zeytinyağı tüketiliyor. Komşumuz Yunanistan’da bu 20 litrenin üzerinde. Avrupa ortalaması da 15 litre civarında. Zeytin hasadının devam ettiği bu günlerde ülke zeytinciliğinin ve zeytinyağı üretimi ile tüketiminin son durumuna bakmakta yarar var: Türkiye son 6 yılda Avrupa Birliği’nin zeytin dikimine kota getireceği endişesi ile adeta seferberlik ilan etti. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın da sağladığı desteklerle zeytin dikimi çok hızlı bir biçimde arttı. Daha 6 yıl öncesine kadar 90 milyon zeytin ağacı olan Türkiye, ağaç varlığını 160 milyonun üzerine çıkardı. Zeytin ve zeytinyağı üretiminin artması için gösterilen çabalar sonuç verdi. Fakat, üretici endişeli. Üretim artışı ile birlikte hem zeytinde hem de zeytinyağında “fiyat düşer endişesi” bu. Girdi fiyatlarında hiçbir düşüş yok. Maliyetler artıyor. Üretim artışı için gösterilen çaba, tüketim için gösterilmediğinden herkesin aklında aynı soru var: Artan zeytin ve zeytinyağı üretimi nasıl pazarlanacak?
Bu yıl toplam 1 milyon 446 bin 117 ton zeytin üretimi bekleniyor. Bunun 533 bin 376 tonu sofralık zeytin olarak tüketilecek. Zeytinyağı üretiminde ise 903 bin 353 ton zeytin kullanılacak. Zeytinyağı üretimi 191 bin 106 ton olacak. Sofralık zeytin üretiminde geçen yıla göre yüzde 43, zeytinyağı üretimin-de ise yüzde 20 artış olacak.” diyerek tamamladı.
 
Sedat İSKENDEROĞLU/DÖRTYOL (Hatay)
 

Etiketler // ,

Adınız
:
Mail
:
Mesajınız
:
Bu içeriğe ilk siz yorum yapın!
 
son gelişmeler
öne çıkanlar
deneme bonusu güncel giriş supertotobet