Seçime sayılı günler kala oluşturulan adaylık listeleri ve partilerin peş peşe ittifak arayışları üzerine değerlendirmelerde bulunan Saadet Partisi Genel İdare Kurulu (GİK) Üyesi Doç. Dr. Necmettin Çalışkan, “Elbette her ittifakın artı ve eksi yönleri sayılabilir.

 

Millet İttifakı’nın belirgin yönü, herkesin ve her kesimin temsilinin sağlanmasıdır. Türkiye'nin mozaiğini oluşturan sağcısı, solcusu, liberali, mütedeyyini, seküleri, ortak değerlerde ve asgari müştereklerde buluşmasıdır. Ortak amaç ise hukukun egemenliği, hak, özgürlük, kurumların etkinliği ve kamuda geniş kitlelerin temsilini amaçlamaktadır.

 

Bu tabloyla doğal olarak, ülkede bir yönetim krizinin ve iç çatışma ortamının önüne geçilmiş oluyor. Bu oluşum, bütün kesimlerin TBMM çatısı altında temsili anlamına gelir. Tabii yönetimde esas olan, çoğulculuktur. Bütün katmanların sürece dâhil olması, temsil edilmesidir.” dedi.

 

DEVLETİN PASİFİZELEŞTİRİLMESİ

 

Ülkemizde halen bir yönetim krizi var. Bu durum Sayın Cumhurbaşkanı’nın şahsıyla ilgili olmaktan ziyade, yapısal bir sorundan kaynaklandığını ifade eden GİK Üyesi Çalışkan, “Bugün -dostlarımız alınıyor- tek adam tabirini kullanmak istemiyorum, tek merkezli yönetim sisteminin hızlı karar almak, hızlı pozisyonlar oluşturmak ve kargaşayı engelleme vaadiyle geldiği bilinen bir gerçek.

 

Ne var ki bu vaatlerle gelen sistem, beklentinin aksine hiç kimsenin karar alamadığı bir yapıya dönüştü. Devlet -bir anlamda- pasifize edildi. İyi analiz edilmeden, düşünülmeden, hızlı alınan yanlış kararlar da işin cabası.

 

Millet İttifakı, yanlış yürütülen dış politika, ekonomik yıkım, sosyal facialar ve siyasal krizler nedeniyle ve yönetilemeyen devlet organlarının tekrar aktifleşerek ülkeyi yönetme vaadiyle ortaya çıktı.” dedi.

 

MUHALEFETİN YÖNETİME KATKILARI

 

Altılı masa, özgürlük ve adaleti teminat altına almayı taahhüt etmesi açısından çok değerlidir. Masadaki renklilik de aslında bir zenginlik ve bereket vesilesi olacağını vurgulayan GİK Üyesi Çalışkan, “Millet İttifakı, öğrenci bursları, emeklilik maaşının artması, EYT ve ÖTV gibi hususlarda, iktidara gelmeden icraata başlayarak ülke yönetimine katkı sağladı.

 

Yeni dönemle tek kişilikten çoklu yönetime geçilecektir. Bakanlar eskisi gibi inisiyatif alabilecekler, bir anlamda müdürlükten bakanlığa terfi edeceklerdir.

 

Bugün öyle veya böyle şartlar, imkânlar, süreç, devir, dünya her şey değişiyor. Bugün ne CHP eski CHP ne de AK Parti eski AK Parti’dir.

 

Özetle, ittifaklar birer koalisyondur. Eskiden koalisyonlar sandıktan çıkan neticeye göre yapılırdı, şimdi ise seçimden önce yapmak zorundasınız.” dedi.