2021 yılı Ocak ayından itibaren yayın hayatına başlayan DARABA Kültür-Sanat ve Edebiyat dergisi bu ay yeni sayısıyla okuyucularıyla buluştu. İskenderun’da Milli Eğitim Bakanlığımıza bağlı okullarda görev yapan öğretmenlerin bir araya gelmesiyle oluşan dergi, yerel bir yayın olarak bölgenin Kültür Sanat Edebiyat dünyasına katkı sağlamayı hedefliyor. Daraba, sadece dergi yayımlamakla yetinmeyip şehrin sanat ve kültür hayatına güzel etkinlikler sunmakta da kararlı. Bunun ilk örneği 24 Aralık akşamında İskenderun Belediye Kültür Sarayında düzenlenen “Daraba Şiir Dinletisi” programı oldu. Programın Sunuculuğunu Yunus Emre Ortaokulu Müdürü Cihangir KAYA başarıyla yaptı. DARABA dergisi Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Faruk CEVHER, açılış konuşmasında dergiden ve yola çıkış amaçlarından bahsetti.
Birbirinden değerli eğitimcilerimiz Şiir Dinletisinde okudukları güzel şiirler ile izleyicileri yetenekleriyle hayran bıraktılar. Program da şiir okuyan öğretmenlerimizin isimleri;
Arhan RAŞA (Namık Kemal Ortaokulu Müzik Öğretmeni)
Güneş Rohat SOYSAL (Mevlana Ortaokulu Matematik öğretmeni)
İlhan OKAN (Emel Akçay İlkokulu Müdürü)
Mehmet Faruk CEVHER (Mevlana Ortaokulu Müdürü)
Mustafa KARA (Namık Kemal Ortaokulu Resim Öğretmeni)
Nalan YILMAZ (Abdullah Sayek Anadolu Lisesi Edebiyat Öğretmeni)
Ömer KURTOĞLU (Ulubatlı Hasan Anadolu Lisesi Edebiyat Öğretmeni)
Sevinç SIRAÇ (Tosçelik Fen Lisesi İngilizce Öğretmeni)
Üfeyla KÖSE (Paşa Karaca Anadolu İHL, Meslek Dersleri Öğretmeni)
Program da ayrıca Müzik dinletisi de oldu. Ney;Ercan YILMAZ (Nuran Yılmaz Anadolu Lisesi Müdür Yardımcısı)Bağlama da, İlker ÇETİNKAYAve Gitar da Salih KÖYBAŞI Şiir akşamına güzel bir müzik dinletisi eklediler. İzleyenler İskenderun da yapılan böyle kaliteli bir programdan dolayı şehrimizle ve eğitimcilerimizle gurur duyduklarını belirttiler.
Açılış Konuşması;
‘’Niçe derki;
Uyanın, uyumakla geçmiyor, konuşmamız lazım.
Yunus’un, Bizim Yunus’un ‘’Ya Ben Öleyim mi söylemeyince’’ dediğidir bu.
Aliyaİzzetbegoviç’in ‘’Hayatın anlamını kaybetmişsem ölmeliyim’’ sözüdür bu.
Yani aslında Kültür ve Sanat, Şiir ve Edebiyat bir ölüm kalım meselesidir.
Bir millet ancak bunlarla bir ruha bürünür, can bulur.
İşte bu yüzden işte tam da bu yüzden
biz Milli Eğitim de çalışan öğretmenler olarak bu yola revan olduk.
İstedik ki bu şehrin bir şiir dükkanı olsun.
Darabalar açılsın inci mercanlar saçılsın.
Her mevsim açmaya çalışıyoruz darabamızı.
Turgay Çelikezen başyazarımız bizim,
İstasyon da çay içerken bu yola çıkmaya karar verdiğimiz İlhan Okan,
bence diyerek hasbihal ediyor sizlerle,
İskenderundan dünyaya açılan kapı yani Hanefi Zobarhikayeleriyle duygulandırıyor bizi.
Resim öğretmenimiz Mustafa Kara çizgileriyle süslüyor dergimizi,
Senem Gültekin hocamız tashih yapıyor, düzeltiyor hatalarımızı.
Necdet Öktem eğitim üzerine sohbet ediyor,
Fatih Oktay bu şehrin tarihini anlatıyor,
Mustafa Uçan Beleni anlattı bizlere.
Üfeyla Köse bir film okuması yaparken,
Ayşe Kaplan bir kitap tahlili yapıyor köşelerinde.
Ercan Yılmaz’ın elinde çuvaldız dokunuyor yüreğimize.
Rohat Soysal felsefe yazıları ile düşündürüyor hepimizi.
Arhan Raşa bu şehrin türkülerini dinletiyor bizlere.
Rabia Bozdoğan Aforizmalar ile bizimle.
Söyleşiler yapıyoruz
mesela Tarkan Ala öğretmenimiz ile Akdenize açılıp balıklar üstüne.
Necla Gök hazırlıyor söyleşi sayfamızı artık.
Sezgin baba, yani Sezgin Öztürk fıkralarıyla bir gülümse katıyor yüzümüze.
Abdurrahman Gülgen, Nalan Yılmaz, Sevinç Sıraç, Mehmet Zor, Ömer Kurtoğlu, Cihangir Kaya, Mehmet Faruk şiirleriyle güzelleştiriyorlar dergiyi.
Bunca emeği gören bu şehrin eğitim kurumları destek oluyorlar bize,
yoksa nasıl merhaba deriz sizlere.
Bugün buraya gelerek bu ilk programımıza katılan sizlere.
Sayenizde daha çok programlar yapacağız bu güzelim şehirde,
Ayaklarınıza sağlık efendim, teşekkürler hepinize.’’