Geçen yıl, 2009 yılı ihracatına nazaran yüzde 25’lik artışsağlandığına dikkat çeken Akdeniz İhracatçı Birlikleri Başkanı Bülent Aymen, mobilya sektörde mevcut sorunların çözülmesi durumunda ihracatın daha da artabileceğini söyledi.
Hatay’da mobilya sektöründe yaşanan gelişmeler ihracatı da olumlu etkilediğine işaret ederek Sektörü değerlendiren Akdeniz İhracatçı Birlikleri Başkanı Bülent Aymen, “2010 yılında ağaç, plastik ve demir aksamlımobilya olarak toplam 1.4 milyar dolarlık ihracatın gerçekleşti. Sadece ahşap mobilya ihracatımız 2010 yılında 898 milyon dolar ihracat ile 2009 yılındaki ihracata göre %15’lik bir artış yakaladı. Toplam mobilya ihracatında 2009 yılına göre %25’lik bir artış yakalamışız ki bu artış oranı Türkiye ihracat artış ortalamasının üzerindedir” dedi.
Aymen, 2011 yılı ilk 4 ayında ise sektörün ihracatının 600 milyon dolar olmakla birlikte, geçen yılın ilk dönemine kıyasla % 13’lük bir artış gösterdiğini açıklayarak “Bu rakamlardan da anlaşılacağı üzere sektörümüz Türkiye ihracatında artan bir öneme sahip. Sorunlarımızın çözümü aşamasında yakalayacağımız başarılar, ihracatımıza olumlu etkiler yapacak ve umuyoruz ki, ilerleyen yıllarda sektör olarak hak ettiğimiz yeri ve değeri bulacağız” değerlendirmesinde bulundu.
2011 yılı Ocak-Mayıs döneminde sektör olarak en çok Irak, Iran, Azerbaycan, Almanya ve İsrail’e ihracatın gerçekleştiğine vurgu yapan Bülent Aymen. “Eğilime baktığımız zaman pazarımızda Ortadoğu’nun payı göze çarpıyor. Yaptığımız toplam ihracatın dörtte birini Irak ve Iran pazarları oluşturuyor. Önümüzdeki dönemde de, komşularımızla yakalanan sorunsuz ortamın pazar yapımızda ön plana çıkmasını ve bu ülkelere olan ihracatımızın artmasını bekliyoruz. Ancak; markalaşma, tasarım ve Ar-Ge konularındaki gelişmelerle daha çok katma değerin yaratıldıgı, Avrupa ve Kuzey Amerika pazarlarında da yer alabilmeyi umuyoruz” şeklinde konuştu.
SEKTÖRDE EMEKLEME DÖNEMİNDEYİZ
Akdeniz İhracatçı Birlikleri Başkanı Aymen, sektörün gelişmiş ülkelere kıyasla henüz emekleme aşamasında olduğuna dikkat çekerek şöyle konuştu: “Yüksek potansiyelimize rağmen çözülmesi gereken çok önemli sorunlarımız var. Bunların başında, markalaşma, tasarım ve AR-GE, sermaye yetersizliği, uzman işgücü yetersizliği, deneyim eksikliği, kayıt dışı çalışma, SSK primleri yüksekliği, enerji fiyatları, pazarlama ve iletişim sorunu, fason imalat, üretim teknolojileri eksikliyi, uluslararası standartlar ve kalite, müşteri memnuniyeti, örgütlenme sorunu, eğitim geliyor.”
Dünya mobilya ihracatı2010 yılında 120 milyar dolar seviyesinde olduğunun altını çizen Aymen, “Bizim bu ihracat içinde payımız binde 8 civarındadır ki bu çok düşük bir rakamdır. Sektor olarak bizim 2023 yılı için önümüze koyduğumuz hedef 20 milyar dolarlık bir seviyeyi yakalayıp toplam dünya ihracatından %1,5’luk bir pay almaktır. Bu hedefe ulaşmak için öncelikle markalaşma konusunda İtalya, Fransa ve Almanya’yı örnek alarak, onların çalışma stratejisini uygulamamız ve fiyat rekabeti acısından da mobilya da dünyanın en büyük ihracatçısı konumundaki Çin’in pazar stratejilerini ülkemiz şartlarına göre ne şekilde uygulayabileceğimiz konusunda çalışmalarımız devam etmektedir. Bizim burada hedefimiz, gelişmekte olan ülke statüsündeki Türkiye’nin fiyat rekabetinde Çin ve Hindistan ile rekabet şansı olamayacağından markalaşma ve tasarım konularında ilerleyip Türk mobilyasını dünya markası yaparak global pazarda kendimizi konumlandırmak olacaktır” diye konuştu.
Sorunların çözülmesi durumunda küresel pazarlarda rekabet edebilme yeteneği elde edebileceklerini dile getiren Aymen “Hem Türkiye İhracatçılar Meclisi Yönetiminde olmam ve hem de Akdeniz İhracatçılar Birliği Başkanlığı görevlerimden dolayı bu sorunların her biriyle ilgili şahsi ve diğer yönetim kurulu arkadaşlarımın ortak girişimleri oluyor. Birçok sorunumuzun çözümü aşamasında önemli adımlar attık. Ancak; halen çözümler konusunda kat etmemiz gereken uzun bir yolumuz var. Çalışanından üreticisine el ele verip sorunlarımızı çözmemiz gerekiyor. İşin aslı bu konuda, üreticisinden imalatçısına, kamu ve özel sektör temsilcilerine kadar bütün birey ve kurumların yardımlarını bekliyoruz” açıklamasında bulundu.
FABRİKASYON MALİYETİ DÜŞÜRDÜ REKABETİ GÜCÜNÜ ARTTIRDI
Aymen, küreselleşmenin ve teknolojinin, üretim yöntemlerini etkilemesinin kaçınılmaz hale geldiğini vurgulayarak sözlerine şöyle devam etti: “Karlılık ve kalitenin ön plana çıktığı günümüzde, sadece bizim sektörümüzde değil, diğer sektörlerde de el işçiliği azalmakta hatta yok olmakta. Günümüzde üretim modern aletleri kullanmayı bilen teknik elemanlar sayesinde yapılmakta. Makine üretiminin artması üretim kapasitemizin artmasını ve teknik eleman ihtiyacının dolmasını sağladı. Fabrikasyon sistem sayesinde, kapasitemizin artması,maliyetlerimizin düşmesi ve küresel rekabet şartlarına uyum sağlayabilmemiz gibi avantajlar elde ettik. Bir dezavantaj olarak, oymacılık sanatı yaygınlığınıbir ölçüde kaybetti. Olması gereken, oymacılık sanatı ile üretilen ürünlere çok daha yüksek fiyatlarla pazar bulabilmek, böylece hem el emeği karlılığını bulmuşolur hem de bu geleneksel sanatımızı yaşatmış olabiliriz.”
MARKA, TASARIM VE AR-GE ŞART
Markalaşma desteği, pazara giriş desteği gibi birçok destek olmasına rağmen, hammadde ve enerji maliyetlerinin yüksekliği sektörde önemli sorunlar olarak göze çarptığını anlatan Aymen “Bu anlamda yaş meyve sektöründe birçok ürüne yapıldığı gibi verilen destekler, hem yüksek SGK primleri hem de yüksek enerji maliyetleri sorunlarımızı çözmemize büyük katkılar sunabilir. Ayrıca bizim ortaya attığımız “Tasarım Laboratuarları” projesi sayesinde, pilot bölgelerde kurulacak ve mobilya tasarımcılarını istihdam edecek bu laboratuarlar, KOBI niteliğindeki firmaların geleneksel üretimden çıkıp Pazar trendlerine uygun ürünleri üretip ihraç etmeleri konusunda önemli fayda sağlayacaktır”yorumunu yaptı.
Akdeniz Ağaç ve Orman Ürünleri İhracatçılar Birliğinin, Ege, Orta Anadolu ve İstanbul İhracatçılar Birlikleri ile ortak her yıl düzenlediği Ulusal Mobilya Tasarım yarışması tasarım konusunda sektöre olumlu katkılar yaptığınıhatırlatan Aymen. “Bu tür çalışmaların sayısını artırmalı ve daha çok insana ulaşmasını sağlamalıyız. Bu tür çalışmalar hem yetenekli eleman istihdamını artıracak hem de tasarım konusunda daha başarılı olmamızı sağlayacaktır.
Firmalarımıza kurumsallaşma, markalaşma, profesyonelleşme, rekabet gibi kavramların anlatıldığı, global örneklerle desteklenmiş eğitimler hazırlanmalıdır. Devlet uzman personel çalıştırma konusunda daha fazla cesaretlendirici ve maddi olarak teşvik edici olmalıdır. Bunun dışında kendi oluşturacağı uzman kadrolar ile mobilya firmalarına ücretsiz olarak danışmanlık ve rehberlik hizmeti sağlamalıdır. Yapılan bu ve benzeri çalışmalar sektörümüzü canlandıracak hem üretimimizin hem de ihracatımızın uzun vade de artmasını sağlayacaktır” şeklinde sözlerini tamamladı.