Skip Navigation Links

Türkiye Partisi yönetimiyle siyaset arenasına çıktı..

Düzenlediği iftar yemeğinde gazetecilerle bir araya gelen Barak'ın ekibinde toplumun her kesimini temsil eden isimlere yer verilmesi dikkat çekiciydi.

Politika   A+a-

Türkiye Partisi İskenderun İlçe Başkanı Nevzat Barak, altı ay sonra yapılacak seçimli kongreye kadar görev yapacak yönetim kurulunu açıkladı. Düzenlediği iftar yemeğinde gazetecilerle bir araya gelen Barak’ın ekibinde toplumun her kesimini temsil eden isimlere yer verilmesi dikkat çekiciydi. Türkiye Partisi İskenderun İlçe Teşkilat’nda 31 kişiden oluşan yönetim kurulunda bir tane bayan üye bulunuyor.
Teşkilatlanma sürecine hızla devam eden Türkiye Partisi’nin İskenderun ayağını tamamlamanın gururuyla bir konuşma yapan İlçe Başkanı Nevzat Barak, Türkiye’nin içinde bulunduğu tabloyu ortaya koyduğu konuşmasında şöyle dedi:
“Türkiye çok önemli bir süreçten geçmektedir. Türkiye önlenemez sorunlar yaşamaktadır. İnsanlarımız özgüven duygusunu kaybetmiştir. Yılgınlık, ümitsizlik, haksızlık, adaletsizlik, işsizlik, gelir dağılımındaki dengesizlik, kamplaşma, ötekileşme, çatışma ve ayrışma geleceğe olan umudumuzu ortadan kaldırmıştır.
Bu güzelim coğrafyadaki iddialarımızı bir yana bırakın, Cumhuriyetimiz varoluş mücadelesi vermeye başlamıştır. Bunun tek sorumlusu da iktidardır.
Ülkemizde demokrasinin tüm kurum ve kuruluşları baskı altına alınmış, “halk için halka rağmen” anlayışı sergilenerek, demokrasi; demokrasi olmaktan çıkmış ve ülke belirli bir grup ve zümrenin hakimiyeti altına sokulmuştur.
Düşünce ve kanaat özgürlüğü yerini totaliter bir rejime terk etmeye başlamıştır.
Demokratik Cumhuriyetin temel karakteristiği olan hukukun üstünlüğü ve halk idaresinin tecellisi; kişi ve bir takım kurumların vesayet ve kontrolüne bırakılmıştır.
Adaletin bağımsızlığı ilkesi maalesef yerini yürütmenin vesayetine terk etmiş, bağımsız adalet unutulmuş, bir takım istisnai haller dışında hakim ve savcılarımız sindirilmiş ve bezdirilmiştir. Bunlar da yetmiyormuş gibi, ülkenin siyasi literatürüne “Ali Dibo” gibi olumsuz kavramları sokanlar, adaleti sevk ve idare eder konuma yükseltilmişlerdir.
Laiklik ilkesi; bir kavga ve çatışma alanı haline getirilmiştir.
Farklı kültür ve kimliklere sahip bireyler olmamız “zenginlik” diye algılanırken, “farklılıklarımız ayrılığa esas” durumuna sokulmuştur.
Anayasal kurumlar arasında eşgüdüm, yürütmenin temel görevi iken bu anlayış yerini çatışma ve kavga ortamına terk etmiştir.
Milli gelirin adaletli dağıtımını esas alan sosyal devlet anlayışı yerini “sadaka düzenine” terk ederek insanlarımız arasında yozlaşmanın oluşumu ve ahlakın yok olmasını sağlamıştır.
Ülkemiz; yakın tarihimizin en büyük yolsuzluklarının yaşandığı bir ülke haline getirilmiş, hatta bu durum uluslar arası boyutlara genişletilerek milli değerlerimiz yabancı kişi ve kurumlara peşkeş çekilmiştir.
Merkezi ve yerel yönetimler asli görevlerinden uzaklaşmış, kendi zenginini yaratmak öncelikli görev halini almıştır.
Ekonomideki basiretsizlik, önlenemeyen dış borçlanma, bütçe açıkları, vergi toplamadaki zaaf, özelleştirmelerdeki yolsuzluk, artan işsizlik ve milli gelirdeki azalma gibi tüm olumsuzluklar ülkemizi yabancı sermaye güçlerinin kucağına atmış ve milli değerlerden taviz yöntemleriyle dışa bağımlılığın devamı sağlanmaya çalışılmıştır.
Tüm bunlar yetmiyormuş gibi; üniter ve ulus devlet anlayışı ortadan kaldırılarak ülkemiz bölünmenin eşiğine getirilmiştir. İnsanlarımız ötekileştirilmiş, yabancılaştırılmış ve birbirinden ayrıştırılmıştır.
İktidarın bu basiretsizliği ve yandaşlığı, PKK ve onun uzantısı olan DTP’nin bile önünde diz çökmeye ve hatta aynı masa etrafında toplanarak, sarsılmaz onurumuz olan Türkiye Cumhuriyeti parçalanmaya doğru itilmiştir.
AKP; iktidarda kalabilmek adına PKK ve onun siyasi uzantısı olan DTP’nin “kuyruk sokumu” olmuş ve kendileri dağdaki eşkiyanın postalını siler bir vaziyet almışlardır.
Binlerce yıldır birlikte ve kardeşçe yaşadığımız ve aynı kaderi paylaştığımız kürt kardeşlerimizle suni ayrılıklar yaratarak, huzur ve demokrasinin hamisi olarak algılanabilme mücadelesi verilmeye başlanmıştır.
İşçimiz, memurumuz, çiftçimiz, esnafımız, dul ve yetimimiz günü nasıl geçiririm diye düşünürken, yandaş kesimler ülke milli gelirinin çoğunu ele geçirmişlerdir.

İşte tüm bu olumsuzlukları, huzursuzlukları ve belirsizlikleri ortadan kaldırmayı kendisine vazgeçilmez bir görev olarak gören ve sayın Dç.Dr.Abdullatif ŞENER ve arkadaşları tarafından kurularak Türk Siyaset tarihine yön veren TÜRKİYE PARTİSİ’nin, 6 ay sonra yapılacak seçimli kongresine kadar görev yapacak, İskenderun İlçe Yönetim Kurulu aşağıdaki arkadaşlarımız tarafından oluşturulmuş olup bundan böyle ülkemiz ve İskenderun’umuzun geleceğinde önemli bir sorumluluk üstlenmişlerdir.

İlçe Başkanı _______________________________________ Nevzat BARAK
Siyasi ve Hukuki İşlerden Sorumlu İlçe Bşk.Yrd.___________ Orhan GÜLER
Teşkilattan Sorumlu İlçe Bşk.Yrd._______________________ Mevlüt PEMBE
Tanıtım İşlerinden Sorumlu İlçe Bşk.Yrd._________________ Gassan KOÇ
Yerel Yönetimlerden Sorumlu İlçe Bşk.Yrd._______________ Sefer YILDIRIM
ARGE ve Ekonomik İşlerden Sorumlu İlçe Bşk.Yrd._________ Hüseyin GÜVERCİN
Halkla İlişkilerden Sorumlu İlçe Bşk.Yrd.__________________ Mehmet YILMAZ
Mali ve İdari İşlerden Sorumlu İlçe Bşk.Yrd._______________ Kazım YEŞİL

Yönetim Kurulu üyeliklerine ise;

Selim KEKLİK Ertuğrul KARPUZOĞLU Osman ARSLAN Sedat BIÇKIN
İnci YARICI Haluk GÜNTAV Hüseyin YAŞİN Hikmet BAŞSÜLLÜ
Mehmet FALAY Mustafa ALTUN Sinan ÇELİK Orhan HADRA
Kazım ARIKAN Hüseyin IŞLAK Hüseyin SALGIN Ceyhan KARA
Ali SALLAHOĞLU Ahmet GAMSIZ Nevzat KAÇAR Remzi ER
Bülent DİNÇ Ali Tevfik DAĞLI Süleyman AYDOĞAN

 

 

Adınız
:
Mail
:
Mesajınız
:
Bu içeriğe ilk siz yorum yapın!
 
son gelişmeler
öne çıkanlar
deneme bonusu güncel giriş supertotobet