2 inşaat mühendisi 1 hukukçudan oluşan bilirkişi heyetinin hazırladığı raporda, Devlet Su İşleri ve Karayolları 13. Bölge Müdürlüğü’nün savunmalarına yer verildi. Bilirkişi raporunda DSİ ve Karayolları, dere yatağı ıslahını Büyükşehir Belediyesi’nin yapması gerektiğini savundu. Raporun devamında da ıslah çalışmaları ile ilgili Antalya Su ve Atıksu İdaresi Genel Müdürlüğü’nün (ASAT) doğrudan görev tanımı olmadığına vurgu yapıldı. Böylece raporda, 3.5 yaşındaki Emine Irmak Reyhaniye’nin ölümüne yol açan selle ilgili ne DSİ’nin, ne Karayolları’nın ne ASAT’ın ne de belediyesinin sorumluluğu olduğu kanaati yer aldı.
Minik Irmak'ın Acılı babası İskenderunlu Sinan Reyhaniye, duygularını şöyle aktardı: “Şaşkın ve üzgünüm. Tek derdim kızımın ölümüne neden olanların adalet önünde cezalarını almasıydı. Hatta o dönemde Adalet Bakanı olan Sadullah Bey’le (Sadullah Ergin) bizzat görüştüm. Bana adalete inanıp güvenmemi söylemişti. Ancak bugün elime gelen rapora göre tek suçlu var o da biziz. Kızım evinde, odasında ölmedi! Devletin, kamu kurumlarının ıslah etmediği bir dere yatağında öldü. Şimdi ise ortada tek bir sorumlu yok.”
DAVAYA gelen bilirkişi raporunda, haklarında soruşturma açılan dönemin Fen İşleri Daire Başkanı Sebahat Çevik, ASAT Genel Müdürü İbrahim Özalp, Su Üretim ve İşletme Şube Müdürü Tayyar Şimşek ile ASAT Daire Başkanı Kamil Cengiz’in ölümlü olayda sorumluluklarının bulunmadığı yer aldı.
