Türk Metal Sendikası İskenderun Bölge Sorumlusu Metin Önde, Türk Metal Sendikası İskenderun Şube Başkanı Çakır Varan ile sendika binasında basın toplantısı düzenledi. Birçok konu üzerinde değerlendirmeler de bulunan Önde, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Çelik İş Sendikası yöneticilerinin İSDEMİR işçilerini tehdit ettiğini söyleyen Önde Çelik İş Sendikası Genel Başkanı Ali Cengiz Gül’ün bir işçiye ‘sen bu fabrikada durabilecek misin bakim’ dediğini açıkladı.

 

“İSDEMİR İşçilerini ‘Ekmeğinizden Olmayın Dikkat Edin’ Diye Tehdit Ediyor!”

Çelik İş Sendikasına Yıkılan Sovyet Rusya benzetmesi yapan Önde; “Tehditlerle tutuyorlar. İşinizden attıracağız diyorlar. Yani Çelik İş Sendikasının Genel Merkez Yöneticileri, şube yöneticileri, temsilcileri, delegeleri her görüştüğü işçi arkadaşlarımıza ‘ekmeğinizden olmayın dikkat edin’ diyorlar. Hatta Çelik İş Sendikası Genel Başkanı Ali Cengiz Gül bundan 3 gün önce bir kardeşimize ‘sen bu fabrikada durabilecek misin bakim’ diyebilecek kadar ileri gidiyor. Tabi biz sosyal sendikacılık yapıyoruz. Türk Metal Sendikası Türkiye’de emekçinin sadece para kazanması ile ilgili mücadele vermiyor. Kazandığı parayı da doğru harcamasının yolunu açmaya gayret ediyor. bu tarafından baktığımız zaman ise, İskenderun’da iki tane hastane ile birçok alışveriş merkezi ile gıdasından, benzinine, elbisesinden ayakkabısına, özel kolejinden özel dershanesine kadar bir çok kurum ile anlaşma yaptık. Çalışanımızın kazandığı parayı da doğru harcaması yolunda da önemli bir adım attık. Tabii Çelik İş Sendikasının ufku dar olduğun için bunları yapamıyor. Başında yetenekli bir insan da yok. Yani dersine çalışmayan, 23 yıl öncesinde kalan, kendisini bir parça geliştiremeyen, Türkçe öğretmeni olduğunu söyleyen Türkçeden anlamayan, sendikacı olduğunu söyleyip sendikacılıktan anlamayan dersine de doğru çalışmayan bir adam var orada. Yıkılan Sovyet Rusya gibi orada kaldı” dedi.

“Biz Lütfü Savaş’ın Yanında Değiliz Herkese Aynı Mesafedeyiz”

Cumhuriyet Halk Partisi Hatay Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Lütfü Savaş’ın sendika ziyaretinde yalan yanlış haberlerin yazıldığının altını çizen Önde; “ Lütfü bey Hatay’ın büyükşehir belediye başkan adayıdır. Kim hayırlıysa şehrimize onu nasip etsin rabbim. Bizim kendisi tanıdığımız, arkadaşımız, dostumuzdur. Ama ben Lütfü Savaş’ı destekliyorum diye benim bir açıklamam olmadı. Bu Milliyetçi Hareket Partisi adayı için de geçerlidir. AKP’nin adayı içinde geçerlidir. Bizim burada siyaset üstü duruşu olma zorunluluğumuz var. Biz herkese aynı mesafedeyiz. Tabi ki benim bir dünya görüşüm var ama bir siyasi kuruluşta da görev yapıyorum. Yalnız bugüne kadar Allaha şükürler olsun benim siyasi görüşümle ilgili emeği ve emekçiyi birbirine karıştırmadım. Karıştırmayacağım da” dedi.

“Yürürlük Tarihi 1 Temmuz 2014”

İSDEMİR çalışanlarını da kapsayan Türk Ticaret Kanunun bir aksilik olmadığı halde 1 Temmuz 2014 tarihinde yürürlüğe gireceğini ifade eden Önde; “Geçen yıl çıkartılan bir yeni Türk Ticaret Kanunu vardı. Bu kanuna uyarınca 1 Temmuz 2013 yılında bu karar yürürlüğe girecekti ama 1 yıl ertelendi hükümet tarafından. 1 Temmuz 2014 yılında inşallah yürürlüğe girecek bir aksilik çıkmazsa. Bu yeni ticaret kanunu neyi getiriyor? Çok ortaklı şirketlerin sermaye piyasası kurulu tarafından denetlenmesi yetkisini getiriyor. İSDEMİR’ de çok ortaklı bir şirket olduğu için bu statüye kavuşuyor. Bu neyi getiriyor. İSDEMİR’ in bundan sonra sermaye piyasası kurulu (SPK) tarafından denetlenip elde ettiği karın SPK ölçeğiyle hesaplanıp dağıtılmasını getiriyor. Yani vergi usul kanunu ile değil SPK kanunuyla bundan sonra İSDEMİR hareket edecek. 1 Temmuz’dan itibaren. Bu hissedarlarımıza hisse senetlerini pay defterine hakkını doğuruyor. Bu kayıttan sonra da 3. Şahıslar tarafından alınıp satılması şansını gerçekleştirmesini tanıyor. Ama tabi İSDEMİR’ de henüz bir değer tespiti yapılmamış. Belli olmayan bir malı alıp satmak ta ne kadar kolay olur onu da sizin takdirinize bırakıyorum. Belki 3 – 5 yıl içerisinde ya 2 yıl, 3 yıl, 4 yıl çok öngörülü olamıyorum bu noktada. O İSDEMİR yönetiminin alacağı bir karar çünkü. Ancak borsaya açılma çalışmasından sonra bir sermaye gerçek bir şirketle anlaşılır. Değer tespit firmaları var çünkü. Türkiye’de akredite edilmiş 6 tane değer tespit firması var. Bu firmalardan biri ile İSDEMİR anlaşır. 5 yıllık, 10 yıllık, 15 yıllık projeksiyonlarla ortaya koyar. İSDEMİR’ in geçmiş ve geleceklerini harmanlayıp bir değer tespiti ortaya çıkardıklarında hissedarlarda bu hisse senetlerini inşallah o fiyatlarda satma hakkını elde ederler diye düşünüyorum. Ama malum sendikanın malum yöneticileri işte 1 ay bekleme bir sürecimiz var 6 ay sonra da inşallah bu işler olacak biz yoğun emek veriyoruz diyorlar. Onların da beklediği 1 Temmuz 2014. Ötelenirse ötelendi deyip bir kenara çekilecekler. Geçen sene olduğu gibi” şeklinde konuştu.

“Çelik İş Sendikası ile Kan Uyuşmazlığı Yaşadım”

 

Çelik İş Sendikasında görev aldığı süre zarfı içerisinde kan uyuşmazlığı yaşadığını belirten Önde, bu uyuşmazlığın sebebinin emek ve emekçinin yanında olmasından ötürü olduğunu söyledi. Önde; “Çelik İş Sendikasında şube başkanlığı görevini yürüttüğüm günden bu yana Çelik İş Sendikasının genel merkez yöneticileriyle ve benim altıma verilen yöneticilerle bir kan uyuşmazlığı yaşadım. Bu kan uyuşmazlığımın ana nedeni benim sürekli emeğin ve emekçinin yanında tavır almamdı. Mesela ben bir şeyi söylüyorum. Bir iş yerini güçlü kılmazsanız çalışanı güçlü kılamazsınız. Bir iş yerine zarar verirseniz özünde işçiye zarar verirsiniz. Orada hiç gerek yok yere keyfi bir spor kulübü muhabbetiyle Sayın Genel Müdürümün bir protokolü yok sayarak Çelik İş Sendikasının Genel Başkanı İSDEMİR Spor Kulübünün de başkanı olan Sayın Ali Cengiz Gül’e ben size bu protokolü yok sayıyorum hem işçi adına size ödediğim 25 liradan vazgeçiyorum. Bu parayı artık size ödemeyeceğim dediği için bir intikam grevi oldu. Başka açıklaması yoktur. Ben buna karşı durduğum için son güne kadar da bu greve çıkılmaması adına iş ve işyerimizi ve Türkiye Cumhuriyeti sanayisinin, ekonomimizin zarar görmemesi adına sert bir duruş sergiledim ama sizlerde takdir edersiniz ki ben tek başınayım onlar 9 kişi. Yetki, karar onlarda. Ki zaten toplu sözleşmenin imzalandığını ben bir TV programından şubede izler iken öğrendim. Alt yazıda gördüm. Bir şube başkanı için hangi pozisyona düşürüldüğümü de sizin takdirlerinize bırakıyorum. Niye baypas edildim. Ben baştan beri aynı şeyi söylüyorum. Bu grev çıkılmaması gereken bir grevdi. Madem çıktınız dönülmemesi gereken bir grevdi. Sonuna kadar mücadele etmeniz gerekiyordu orada. Maalesef bize burada tiyatro oynattılar çadırlarda. Bizler de orada figüran olmuşuz. Çünkü Çarşamba günü toplantı yapıyorlar. Maalesef ben Çarşamba toplantısını Pazar günü işçilerden öğreniyorum. Pazar günkü toplantı öncesi benimle son toplantıyı yaptı genel başkan o dönemde. Bana dedi ki olmazsa olmazın nedir bende dedim ki %30. Bunu imzalayın gelin arkasında duracağım. Gittiler orada bir imza attılar geldiler. %27 ile geldiler. Çıktılar dediler ki bu adam %3 için istifa etti. Hâlbuki orada ben buradan eski adalet bakanımıza teşekkür ediyorum. Onun orada duruşuyla artı bir 3 puan alındı. Yoksa Çelik İş Sendikası %11’e bitirmişti o işi. Hani bakanın hatırına 3 puan bıraktık diye burada bakana iftira attılar ya bakanın hatırına orada 3 puan aldılar. Bakın bunun altını çiziyorum. Sayın Bakanımızı da büyükşehir adayı olarak seviyoruz. Mete Aslan’ı da seviyoruz. Lütfü Savaş’ı da seviyoruz. Biz herkese aynı mesafedeyiz. Bizim kimseyle bir sıkıntımız yok herkesle eşit mesafedeyiz. Hani %3 diyorlar ya işçinin cebine giren toplam para %18. Şimdi Çelik İş’in yöneticileri enflasyon duasına çıkmışlar. Yarabbi enflasyonu % 9’dan aşağıya çıkartma bizi kepaze etme diye. Bu altı aylık enflasyon arkadaşlar. Niye %27’ i ancak öyle yakalıyorlar. Bakın grevin İSDEMİR çalışanına ortalama maliyeti 7 bin lira. 24 ayda benim emekçimin cebine aylık taksitler olarak geri girecek para 6 bin lira. Şimdi ne yaptık biz arkadaşlar. İSDEMİR’ e zarar verdik. Türkiye ekonomisine zarar verdik. Emekçiye zarar verdik. İskenderun’a zarar verdik. Osmaniye’ye zarar verdik. Kırıkhan’a zarar verdik. Erzin’ e Dörtyol’a zarar verdik. Niye alamadığımız paralar esnafımıza geri gitmedi. Esnafımızı da perişan ettik. Topyekun bir zarar topyekun bir yıkım. Greve çıkıyorsanız sonuna kadar hesabınızı doğru yapacaksınız” açıklamalarına yer verdi.