İşçi sendikaları ile Metal Sanayi İşverenleri Sendikası(MESS) arasında yürütülen Toplu İş Sözleşme(TİS) görüşmelerinde, anlaşma sağlanamaması üzerine, Hak-İş Federasyonuna bağlı Çelik-İş Sendikasının Genel Başkanı Yunus Değirmenci’den sert açıklamalar geldi.
Genel Başkan Değirmenci, “MESS’in önümüze getirdiği teklifler, beklentimize cevap vermekten uzak kalmıştır ve MESS’in bu tutumu, biz emekçileri, bir dizi eylemsel kararlar almaya itmiştir” açıklamasında bulundu.
Otomotiv, beyaz eşya ve demir-çelik gibi metal sanayinde çalışan onbinlerce işçiyi yakından ilgilendiren ve iki ay boyunca sürdürülen TİS görüşmelerinde, anlaşma sağlanamaması nedeniyle arabuluculuk aşamasına geçilmişti.
Konuyla ilgili yazılı bir açıklama yapan Değirmenci, yaşanan süreç hakkında bilgi verdi.
MESS ile Çelik-İş arasında TİS görüşmelerinin 6 Ekim 2017 tarihinde başladığını hatırlatan Değirmenci, “Sendika olarak, MESS ile görüşmeler başlamadan aylar öncesinde, MESS’e bağlı işyerlerinde alınteri döken üyelerimizle ve bu işyerlerinin bağlı olduğu şube yöneticilerimizle uzun istişareler yapıp, toplu iş sözleşmesi taslağımızı şekillendirerek, masaya oturduk. Ülkemizin ekonomik şartlarını göz önünde bulundurarak, üyelerimizin emeğinin karşılığını istediğimiz taslağımıza son şeklini verirken, metal sektöründeki gelişmeleri ve piyasa koşullarını göz ardı etmeyerek, gerçekçi talepler içeren, çalışanın hakkını arayan bir taslak ortaya çıkardık. Üyelerimizden, işyeri temsilcilerimizden ve şubelerimizden edindiğimiz bilgiler ve yoğun talepler ışığında, taslağımızda; iyileştirme, kıdem ve zam olmak üzere, üç temelde, ücret maddelerine ilişkin taleplerimizi sıraladık. Taslağımızda, iki yıllık toplu iş sözleşmenin, kırmızı çizgimiz olduğuna yer verdik. Fakat, tüm iyi niyetimizi muhafaza ederek, oturduğumuz müzakere masasında, bu taslağımıza cevap vermekten uzak, bir MESS teklifiyle karşı karşıya kaldık” ifadelerini kullandı.
“BU TEKLİFE TEPKİSİZ KALMAYACAĞIZ”
MESS ile yapılan son toplantıda, taleplerinin yok sayıldığına ve üretimin en önemli aşamasında yer alan üyelerinin emeklerinin görmezden gelindiğine dikkat çeken Değirmenci, “MESS, sadece işletme sahiplerinin refah ve mutluluğunu gözetmiş, iş barışına katkı sunmaktan öte, bu barışı bozucu teklifleri önümüze getirmiştir. Tüm bu müzakereler sonucunda Sendika olarak, MESS’e bağlı işyerlerimizin olduğu şube yöneticileriyle yol haritamızı belirlemek üzere Genel Merkezimizde bir toplantı gerçekleştirdik. Toplantıda MESS’in bu tutumunun biz emekçileri, bir dizi eylemsel kararlar almaya ittiğini müzakere etmiş bulunmaktayız” diyerek, bundan sonraki izleyecekleri stratejileri açıkladı.
“YASAL SINIRLAR İÇİNDE GREV DE DAHİL HAKLARIMIZI KULLANACAĞIZ”
“Demokratik hakkımızın birer yansıması olan eylemlerimizi, belirli bir periyotta, belirli bir süreç içerisinde, hayata geçirme azmi ve kararlılığı içerisinde olacağız” diyen Değirmenci açıklamasına şöyle devam etti:
“Eylem planımızın ilk safhasını, demokratik ve hukuk kuralları içerisinde, işyerlerinde sesimizi duyurma, kendimizi ifade etme, haksızlığa karşı duracağımız direncini gösterme bağlamında, işyeri temsilcilerimiz ve üyelerimizle yapılacak istişareler ve alınacak kararlar neticesindeki uygulamalar oluşturacaktır.
Üyelerimizden aldığımız ve üretimden gelen güçle, yüksek bir inanç ve enerji içerisinde eylem sürecini sonuna kadar devam ettirme kararlılığında olacağız. İkinci aşamada, sonuç alınamaması halinde, sürdürdüğümüz eylemlerimizin seviyesi, her geçen gün artarak devam edecektir. Son aşamada ise, toplu iş hukukunda temel hakkımız olan ve toplu sözleşme süreçlerinde etkin silahımız olan araçlarımızı da kullanmaktan çekinmeyeceğiz. Bu sürecin uyuşmazlıkla devamı halinde, grev de dahil yasal sınırlar içerisinde, her türlü mücadeleden geri durmayacağımızı da bilmenizi isteriz.”