İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası Eylül ayı Meclis Toplantısı Meclis Başkanı Servet Ugutmen Başkanlığında gerçekleştirildi. Meclis üyeleri, yapıcı önerilerin yanı sıra, tüm kararları uyum içerisinde oy birliği ile alarak, birlik ve beraberlik örneği sergilediler. Meclis toplantısı öncesi Dış Politika ve Güvenlik Politikası Uzmanı Prof.Dr. Celalettin Yavuz, “Suriye Krizinin Türkiye Ekonomisine Etkileri ve Çözüm Önerileri” başlıklı bir konferans verdi. Yavuz, çarpıcı açıklamalarda bulundu.

 

   Balık Vermek Yerine Balık Tutmayı Öğreteceklerdi!!!

 

    İTSO üyelerinin ilgiyle dinlediği Prof. Dr. Celalettin Yavuz, AKP hükümetinin, Suriye’deki ‘Arap Baharı’nda, ilişkilerin geleceğinde doğabilecek ekonomik, sosyal ve güvenlik risklerini göremediğini belirterek, “Türkiye-Suriye ticaret hacminin hedefi 2012 sonunda 5 milyar dolardı. Yaklaşık 450 bin ticari araç Türkiye’den Suriye’ye geçiş yapıyordu. Rakka’da çimento fabrikası, Asi nehri üzerinde 280 milyon Avro’luk yatırımlar durdu. Halep ve Şam’da Türkiye menşeli oteller, el-Şeyh Nacar Sanayi bölgesindeki Gaziantep merkezli fabrikalar atıl kaldı. Sığınmacıların maliyeti 3 milyar doları geçti. Kaçakçılık, fidye patladı, sınırlar delik deşik oldu. Sınır ticareti Gaziantep ve Hatay’da yaklaşık 2’şer milyar dolar civarındaydı. Karşılıklı ziyaretlerle otellerden, baklavacılara kadar birçok küçük esnaf olumsuz etkilendi. Turizmde doğrudan yatırım yapanlar ile yan sektörler, bilhassa Hatay bölgesinde büyük zarara uğradı. 2012 Tarihli TEPAV’ın Raporuna göre; 2011’de Suriye’ye ihracat 10 yıl öncesine göre 9 kat artarak 1.6 milyar dolara, Suriyeli turist sayısı 10 yılda 122 binden 974 bine ulaşmıştı. Gaziantep, Şanlıurfa, Hatay, Adana ve Mersin’de Ortadoğuluların zevklerine hitap etmek için yatırımlar yapan ve kredi kullanan esnaf borcunu ödeyemez hale geldi. Sonuç itibariyle yanlış hesabın Bağdat’tan dönmesi gibi, Türkiye’nin Suriye Politikasındaki yanlışlar da Şam’dan döndü! Suriyeli silahlı muhalefete yardım Suriye, Irak, Ürdün, Lübnan ve Türkiye’ye tehdit olarak döndü. Suriye’nin bugününün Esad rejimiyle yönetimden daha tehlikeli olduğu anlaşıldı. Uluslararası kurumlarla birlikte hareket edilmesi ve ulu orta konuşmaktan vazgeçilmesi gerektiği anlaşıldı. Büyüyen IŞİD, el-Kaide tehdidi ile PYD özerkliğinin toprak bütünlüğünü ve istikrarı etkilediği anlaşıldı. Suriyeli sığınmacıların Türkiye’ye külfetinin beklenenin çok üzerinde ve telafisinde sorunlar olacağı görüldü” dedi. Prof. Dr. Celalettin Yavuz, bu sorunların aşılabilmesi hususunda çözüm önerileri de sundu. Yavuz, “Suriye ile ekonomik, siyasi ve kültürel ilişkilerin yeniden düzelmesi, Suriye ve Irak üzerinden Orta Doğu’ya ulaşımın yeniden tesisi, Mısır üzerinden Ro-Ro seferlerinin kesintisiz yürütülmesi, Suriyeli göçmen ve sığınmacıların tekrar yurtlarına dönmelerinin sağlanması, Esad rejimi muhalifleriyle uzlaşma sağlanarak desteğin kesilmesi, desteğin kesildiğinin açıklanması, Hatay tüccarı ve esnafının için diğer ülkelerdeki fuarlara devlet desteğiyle katılımı sağlanmalıdır. Suriye krizinin ekonomik yükünden kurtulmak için IŞİD tehdidinin bölgede bertaraf edilmesine yardım etmek, Suriye’de Esad rejimiyle ilişkileri düzeltmek için aracı bulmak, Mısır’da Sisi yönetimiyle ilişkileri düzeltmek, Suriye’de Türkmenler ve kamuoyunun bildiği ÖSO’ya Esad rejimi tarafından dokunulmama (af) garantisi almak, Suriyeli sığınmacılar ve mülteciler için kapsamlı önlemler almak, Suriyeliler için yapılan masrafları uluslararası konsorsiyumla hakkaniyet içerisinde paylaşılabilmesi için kayıtları iyi tutmak ve talepte ısrarlı olmak gerek. Öte yandan sığınmacılar ve mülteciler için de bazı yaptırımlar gerekiyor. Bunun için; Bir bakanlık veya Başbakanlığa bağlı bir müsteşarlık kurarak çözüm yolu aramak, Meslek sahibi Suriyelileri gruplara ayırarak, uzmanlığına göre Türkiye’de iş alanlarına bildirmek, AB fonlarından yeni talepler yapmak suretiyle Suriyelilere “İş garantili meslek kursları” vermek, İş garantili kurs verilen Suriyelileri alabilecek Arap ülkeleriyle (Körfez Ülkeleri ve S. Arabistan) anlaşma sağlamak, Okul çağındaki çocukları mutlaka okula yerleştirmek, Suriyelilerin belediyelere bırakılan yükünü devlet olarak yüklenmek, Kültür farklılığı sebebiyle çıkabilecek sorunlara eğilmek, gerekirse Suriyelilere yeni uydu kentler kurmak, Suriyeli sığınmacılara “Balık vermek” yerine, Balık Tutmayı Öğretmek, Her türlü kaçakçılığı sosyolojik ve yasal yollarla önlemek gerek” şeklinde konuştu.

 

    Yrd. Doç. Dr Akbay Analiz ve Ölçümler Hakkında Bilgiler Verdi

 

    Mustafa Kemal Üniversitesi öğretim görevlisi Yrd. Doç.Dr. Hatice Zehra Akbay da akredite analiz alt yapısının tanıtılması ve işbirliği fırsatları konusunda İTSO üyelerini bilgilendirdi. Akbay, Analiz yapısı, körfezdeki madde ve hammaddelerinin analizi ve ölçümü konusunda teknik bilgiler aktardı. Sunum sonrası İTSO Başkanı Levent Hakkı Yılmaz MKÜ’de görevli Prof. Dr. Celalettin Yavuz ve Yard. Doç. Dr. Hatice Zehra Akbay’a plaket takdim etti. Prof. Dr. Yavuz, Meclis Başkanı Ugutmen’e kendi yazdığı kitapları hediye etti. Yapılan konuşmaların ardından İTSO Meclisinin Eylül ayı toplantısına geçildi. Toplantıda Isınma amaçlı dökme olarak ithal edilen linyit kömürün, gemiden tahliyesi, stoklama, eleme, boyutlandırma, yabancı maddelerden arındırma, torbalama ve son tüketiciye ulaşana kadar geçen tüm aşamalarda toplam fire zayiat oranının görüşüldü.

   İthal edilen Petro kok kömürün, gemiden tahliyesinden, stoklama sahasına gelmesi ve oradan da kullanıcı tesisine kadar geçen aşamalarda ki toplam fire zayiat oranının görüşüldü.

    İthal linyit kömürün torbalanması, saha içerisinde aktarımı, nakliyesi, araca yüklenmesi, gideceği yerde araçtan indirilmesi gibi işlemler esnasında oluşan torba fire zayiat oranının görüşüldü ve belirlenen yüzde 11 lik oran oy birliği ile kabul edildi.